“Gurbet Yolcusu”, doðup batanlarýn –fanilerin- insan ruhundaki sýla hasretini dindiremediðine bilakis özlemi daha da artýrdýðýna iþaret eden 19 hikâyeden oluþuyor.
Arif Akpýnar, Mevlana’nýn “Gel ey ki, caným cemalini gözlemede, gönül ayrýlýðýn derdiyle feryat etmede” inleyiþini duyururken okuruna, her bir hikâye de gurbetin sýlaya, sýlanýn gurbete hicretini de aktarýyor ayný zamanda.
Marifet; gitmeden kalýcý olaný bulmak ve elveda derken merhaba sýrrýna ermek. Geçip giderken bizden bir iz ve kendi rengimizden bir renk katabilmek için hayata “Gurbet Yolcusu”ndan dinleyeceðimiz çok þey var.
“Bugün benim doðum günüm. Biraz daha uzadý ömür. Bir hüzünlü telaþtayým.”