Hayatým boyunca Türkiye’de farklý alanlarda mücadele ettim. Kansere yakalanýnca yeni bir cephe daha açýldý hayatýmda. Hiyerarþik toplumsal yapý ve rollerin korku üreterek egemen olduðu Türkiye’de ben, kanser=ölüm yargýsýna karþý çýktým. Doktor ve hasta iliþkisindeki ast üst iliþkisine karþý çýktým. Hasta olarak haklarýmýn gasp edilmesine karþý çýktým.Gizlenme geleneðine karþý çýktým. Hastalýðýn pasif bir kurbaný olmaya karþý çýktým. Hastanýn bir ‘göðüs’ olarak tarif edilmesine karþý çýktým. O ‘göðüs’ün ardýndaki anneye, kadýna, sevgiliye, yüreðe ve duyguya sahip çýktým.
Hayatýn anlamý ve odaðý olan ‘insan’ bir duygu yumaðýdýr, otomatik ilaç servisi yapýlacak robot deðildir. Ýnsan ve hasta olarak ‘biricik’ olduðumu biliyorum. Bana ait tek bir hayata sahibim. Ben hasta olarak tedavinin tarafý deðil, ortaðýyým. Hasta-doktor rakip deðil birbirinin çözüm ortaðýdýr. Onun eksik parçasý bende, benimki onda.
Akýl ve gönül beraberliði olmadan direnme gücü bulamayýz; bir yere varamayýz. Kanser hayatýmýzý etkileyen bir sorun yerine yeni bir fýrsat olabilir. Bu kapýyý korkmadan açýn. Ardýnda yepyeni bir dünya bulacaksýnýz. Siz de baþaracaksýnýz.