Türkiye’nin düþünce yelpazesinde özgün bir duruþa sahip olan Nevval Sevindi’yi özellikle kadýnlarýn ve gençlerin sorunlarýna karþý duyarlýlýðýyla tanýyoruz. Kitaplarý, sivil toplum çalýþmalarý, Anadolu’da verdiði sayýsýz konferanslarýnýn yaný sýra köþe yazýlarýnda da günümüz dosyasý ve Türkiye’nin kültürel, sosyal ve bireysel sorunlarýyla yakýndan ilgili.
1995-2005 yýllarý arasýnda kaleme aldýðý yazýlarýnýn derlendiði bu kitabýn temel amacý, son on yýlýn karmaþasýný, þiddetini ve uzlaþmaya geçiþi tarif etmek, nereden nereye geldiðimizi görebilmek, bir el fenerinin kýsýtlý aydýnlýðýnda da olsa yeniden hatýrlamak…
Krizler, siyasetçilerin ego çekiþmeleri, milletin yaþadýðý sýkýntýlara raðmen her seçimde saðduyu göstererek yeni birine þans vermesi, anlaþamayan koalisyonlar, önlenemeyen enflasyon, bitmeyen gerici-ilerici kavgasý, dinci sýfatýnýn karalama olarak kullanýlmasý, askerlerin televizyonda sanal darbesinin konuþulduðu dönem, 28 Þubat, köprü kuran herkese saldýran medya, kendini yenilemeyen siyasetçiden býkan milletin seçimlerde tek partiyi iktidar yapmasý ve yeni hükümetin AB yolculuðu kýsa metrajlý bir film gibi yazýlarda geçiyor hýzla.
Toplumsal uzlaþma ve kültürel sentez için kavramsal teorik çalýþmalara, pratikte sahadaki bilgiye ihtiyacýmýz olduðu açýk. Daha fazla özgürlükle geleceðimizi kurabiliriz. Demokratlýðýn yolu herkese özgürlük….