Çeçenistan Savaþý, Moskova’daki tiyatro baskýný, Beslan’daki okul katliamý ve benzeri trajedilerle beslenen otoriterizm, mafyatik kapitalizm, siyasal ve ahlâki çürüme, yoksulluk ve yalnýzlaþma: iþte, Sovyetler Birliði sonrasýnda Rusya’nýn geldiði yer. Ve tüm bu süreci idare eden, bütün politikasýný özgürlüðü bozmak ve özgürlük isteyenleri ezmek üstüne kuran, ülkenin zorba istihbarat servisinin yetiþtirmesi, eski bir KGB yarbayý olan Putin.
Bu, Vladimir Putin hakkýnda bir kitap deðildir, ama Putin’in Batý’da göründüðü þekliyle bir portresini sunmaya da kalkýþmaz. Ayrýca, bu kitapta Putin’in Rusyasý’na asla pembe gözlüklerle bakýlmaz. Gerçi Rusya’da herkes Putin’in davranýþlarýna ayak uyduruyor deðildir. Batý bize hâlâ bu rolü biçmekten çok hoþlansa da bu ülkede köle olmak istemeyen, özgür olma hakkýný kullanmak için çabalayan çok sayýda insan vardýr. Fakat, Putin’in ülkenin her tarafýnda dilediði gibi at koþturmasýnýn baþlýca müsebbibinin, bu ülkede yaþayan insanlarýn büyük çoðunluðunun kayýtsýzlýðý ve itaatkârlýðý olduðuna da þüphe yoktur.